- SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi, ‘Yeşil Yeni Düzen Bağlamında Türkiye’de Enerji Dönüşümünün Finansmanı’ raporunu açıkladı.
- Raporda Türkiye’nin enerji dönüşümünün finansmanı için uygulanması önerilen 8 eylem ve politika alanı paylaşıldı.
- Rapora göre, Yeşil Yeni Düzen ve dünyadaki gelişmelere bağlı olarak, AB başta olmak üzere, küresel ölçekte enerji dönüşümü yatırımları hız kazanacak.
- Net sıfır karbon hedefine ulaşabilmek için dünyanın 2030’a kadar 50-60 trilyon dolar enerji dönüşümü yatırımına ihtiyacı var. Türkiye’nin ise karbon emisyon artışını durdurabilmek için ihtiyaç duyduğu yatırım miktarı 135 milyar dolar.
SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi, ‘Yeşil Yeni Düzen Bağlamında Türkiye’de Enerji Dönüşümünün Finansmanı’ raporunu yayınladı. Raporda, net sıfır karbon hedefine ulaşmanın anahtarı olan ve enerji dönüşümü ile dijital dönüşümü içeren Yeşil Yeni Düzen kavramı ışığında, enerji dönüşümü finansmanı incelendi. 21. yüzyılın ikinci çeyreği için küresel ölçekte bir kalkınma paradigması haline gelen ve son 50 yıldır eşine rastlanmamış bir yatırım hamlesi doğuran Yeşil Yeni Düzen, enerji dönüşümü için hem finansman ihtiyacını hem de finansman kaynaklarını çeşitlendirerek artırmakta.
SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Yönlendirme Komitesi Başkanı Selahattin Hakman ve SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Direktörü Alkım Bağ Güllü’nün ev sahipliğinde bugün düzenlenen toplantıda, Kıdemli Enerji Analisti Yael Taranto tarafından tanıtılan raporda, enerji dönüşümünün finansmanı için politika ve eylem önerilerine yer veriliyor.
Toplantının açılış konuşmasını yapan SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Direktörü Güllü,dünyadaki ve Türkiye’deki güncel makroekonomik ortamın ve finansal kaynaklara erişimin, son 20 yıla oranla yeni zorluklar içerdiğinin altını çizdi. Bu nedenle iklim diplomasisi, kalkınma ve finansman bağlamında stratejik planlamanın önem kazandığını anlatan Güllü, şunları söyledi:
”Türkiye’nin enerji dönüşümü için 2030 yılına kadar ihtiyaç duyacağı finansman, aynı dönemde yaratılabilecek küresel kaynakların ancak yüzde 0,5’i seviyesinde. Türkiye enerji dönüşümüyle beraber düşük karbonlu ve yüksek katma değerli üretime yönelerek ihtiyaç duyduğu kaynaklara erişebilir. Bu stratejinin uygulanabilmesi için hedeflerle uyumlu, orta-uzun vadeli, uygun maliyetli finansmanı sağlayacak etkin bir yeşil finansman stratejisine ihtiyaç var. Diğer yandan yenilenebilir enerjiyi, enerji verimliliğini ve yeni teknolojileri, sanayi ulaştırma ve binalardaki enerji tüketimiyle bütün olarak ele alan, bunu finansman kullanıcılarının ihtiyaçlarına uygun yatırım kaynaklarıyla eşleştiren finansman mekanizmalarının ve modellerinin geliştirilmesi önemli.”
TÜRKİYE’YE GÜÇLÜ ‘YEŞİL YATIRIM’ HAMLESİ GEREKİYOR
SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi’ni koordinasyonunda hazırlanan rapor için,kamu kuruluşları, uluslararası ve yerli finans kuruluşları, enerji şirketleri, teknoloji şirketleri, sanayi kuruluşları ve sektörel kuruluşların yanı sıra akademisyen ve danışmanları da içeren toplam 51 kuruluştan 74 temsilci ile birebir görüşmeler yapıldı.
Covid-19 salgınının dünya çapında, ‘İkiz Dönüşüm (yeşil dönüşüm ve dijital dönüşüm) yatırımlarını hızlandırdığının altının çizildiği raporda, şöyle deniliyor: “Enerji dönüşümü özelinde, Covid-19 salgınına ek olarak, Rusya-Ukrayna savaşının sonuçları, Avrupa başta olmak üzere birçok ülke için enerji arz güvenliğinin önemini artırdı. Bu durum birbirinden farklı çözümleri gündeme getirmekle birlikte, orta-uzun vade için enerji dönüşümü yatırımlarının önemini bir kez daha ortaya koydu. Sonuç olarak, Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın bir dayanak olarak güçlenmesiyle, Türkiye için yeşil dönüşüme ve yeşil finansmana yönelik strateji ve politika gelişimi öncelik kazandı.
Öte yandan Türkiye’nin uluslararası entegrasyon düzeyi ve değer zincirlerindeki konumu dikkate alındığında, mevcut ekonomik yapısını ileriye taşıyabilmesi için enerji dönüşümü yatırımları başta olmak üzere, güçlü bir yeşil yatırım hamlesi gerekli. Uluslararası koşulların yanı sıra Türkiye’nin makroekonomik sıkışmaları geleneksel kanallar üzerinden finansmana ulaşmakta zorluğa yol açıyor ve önümüzdeki dönemde koşullar daha da ağırlaşacak.”
HIZLI BİR SIÇRAMA İÇİN FIRSAT
Çalışmada, Türkiye ekonomisinin yapısal dönüşüm ihtiyacıyla Yeşil Yeni Düzen gündeminin örtüştüğü vurgulandı. Finansman kısıtları ve gittikçe ağırlaşan zorluklara rağmen, Avrupa Yeşil Mutabakatı başta olmak üzere, uluslararası düzeyde Yeşil Yeni Düzen’in açığa çıkardığı fırsatlar, Türkiye’nin enerji dönüşümü yolculuğunda hızlı ve kapsamlı bir sıçrama yapmak için uygun bir zemin oluşturuyor.
Raporda, Yeşil Yeni Düzen kapsamında 8 politika ve eylem alanı önerisi getirildi. İlk 3 madde, özel sektör ve sivil toplum katılımıyla ağırlıklı olarak kamunun öncülüğünde ve koordinasyonunda yürütülmesi gereken makro düzeydeki alanları kapsıyor. 4., 5., 6. ve 7. maddeler, kamunun düzenlemeleri ve teşvikleriyle finans sektörü ve özel sektör paydaşlarının gerçekleştireceği alanlar. 8. madde ise kamunun hem yönlendirici hem de özel sektörle birlikte yatırımcı olacağı, kaynak mobilizasyonunda diğer alanlara kıyasla daha aktif rol alacağı bir alan.
TÜRKİYE’DE ENERJİ DÖNÜŞÜMÜ FİNANSMANINA 8 ÖNERİ
1) Uzun Dönemli Enerji Dönüşümü Stratejisi Oluşturulması: Yeşil Yeni Düzen bağlamında enerji dönüşümü başlıklarına ilişkin yürütülen strateji ve politika çalışmalarını kapsayan bir üst başlık oluşturacak bütüncül bir ‘Enerji Dönüşümü Stratejisi’ geliştirilmeli.
2) Ulusal Taksonomi Çalışmalarının Türkiye’nin İhtiyaçları/Öncelikleri Perspektifinden Yürütülmesi:Öncelikli yatırım alanları belirlenmeli; sürdürülebilir projeleri ve faaliyetleri uygun koşullarda finanse etmek için net bir tanım yapılarak ortak bir sınıflandırma sistemi oluşturulmalı.
3) Finansmana Erişimin Artırılması ve Kaynakların Çeşitlendirilmesi:Enerji dönüşümü yatırımlarına yönelik olarak uzun vadeli ve düşük maliyetli finansmana erişim artırılmalı, finansman kaynakları çeşitlendirilmeli.
4) Enerji Yönetimi Yaklaşımının Geliştirilmesi: Enerji dönüşümünün tüm alt başlıklarını kapsayan, hem uluslararası finansman temininde bir ana tema olarak geliştirilebilecek hem de yenilikçi finansman mekanizmaları/modelleri geliştirmeye müsait bir kavram olarak ‘enerji yönetimi’ temel bir yaklaşım haline getirilmeli.
5) Şebeke Ölçeğinde Yenilenebilir Enerji Finansman Mekanizmalarının/Modellerinin Geliştirilmesi: Şebeke ölçeğinde yenilenebilir enerji yatırımları, finans sektörünün deneyim sahibi olduğu, gelişmiş bir yatırım alanı olarak değerlendirilebilir. Bu alanda garantili alım tarifelerine dayalı finansmanın dışında yeni modeller geliştirilmeli.
6) Dağıtık Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Finansmanı: Dağıtık yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı yatırımlar hem yeni iş modelleri hem de finansman modelleri gelişimi için en elverişli alanlar.
7) Enerji Verimliliği Finansmanı: Enerji verimliliği projelerinin finansmanında, teminatlandırma ve ölçme-değerlendirme gibi başlıklarda, finansmanı zorlaştırıcı belirsizlikler giderilmeli.
8)Yeni Teknolojiler ve Diğer Alanların Finansmanı: Yeni teknolojilere yönelik yatırımların finansmanında kamunun etkinliğinin artırılmalı.
ENERJİ DÖNÜŞÜMÜ ÖNÜMÜZDEKİ 10 YILDA 135 MİLYAR DOLAR YATIRIM GEREKTİRECEK
Avrupa Birliği’nin (AB) yanı sıra, Japonya ve Güney Kore’nin, Yeşil Yeni Düzen kavramını temel ekonomik büyüme paradigması olarak benimsediği, ABD ve Çin’in de bu eksende önemli adımlar attığı görülüyor. Ülkelere ek olarak, Çok Taraflı Kalkınma Bankaları başta olmak üzere, uluslararası finansal kuruluşlar, kurumsal yatırımcılar ve diğer kurumsal şirketler de orta-uzun dönemli iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında yatırım ve finansman taahhütlerinde bulunuyor.
Rapora göre küresel ölçekte enerji dönüşümü için 2050 yılına kadar 110 trilyon dolar yatırım ihtiyacı var. Söz konusu yatırımın yüzde 50’sinden fazlasının 2021-2030 döneminde yapılması gerekli. Kurumsal yatırımcıların iklim taahhütlerindeki artış ve bu doğrultuda doğrudan enerji dönüşümü finansmanı hedefleri deklare etmeye başlamaları, çok taraflı kalkınma finansmanı kuruluşlarının taahhütlerinin genişlemesi, kamu ve hükümet kuruluşlarının Avrupa Yeşil Mutabakatı örneğinde olduğu gibi, bütçe paylarını artırması finansman olanaklarının genişlemesine ve arz yapısının değişimine işaret ediyor. Bu doğrultuda yapılan projeksiyonlar, 2030 yılına kadar yatırımlar için ihtiyaç duyulan 55 trilyon dolarlık finansmanın mümkün olduğunu gösteriyor.
SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi senaryoları kapsamında Türkiye’nin enerji dönüşümü yatırım ihtiyacı ise 2022-2030 dönemi için 135 milyar dolar; finansman ihtiyacı ise yaklaşık 107 milyar dolar. Bu kapsamda yapılması gereken yıllık yatırım tutarı 2002-2020 dönemi ortalamasına kıyasla yaklaşık 2 kat, öz kaynak dışı finansman ihtiyacı ise 2,5 kat daha yüksek olacak.
Raporun tanıtımının ardından, ‘Türkiye’de Enerji Dönüşümünün Finansmanı İçin Yeni Olanaklar: Yeşil Yeni Düzen Neler Vaat Ediyor?’ konulu panel düzenlendi. SHURA Yönlendirme Komitesi Başkanı Selahattin Hakman’ın moderasyonundaki panele, BM Kalkınma Koordinasyon Sorumlusu/Ekonomist Eser Pirgan Matur, Dünya Bankası Kıdemli Enerji Uzmanı Yasemin Örücü, Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası Ekonomik Araştırmalar Müdürü Erdem Sezer ve Enerjisa Dağıtık Enerji ve E-Mobilite Grup Yöneticisi Mustafa Daldalkatıldı.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı